12 Ocak 2011 Çarşamba

anlamsız kısa hikaye denemeleri volume 3: ayrılık

"
kapı çaldı. gelen oydu.
"selam" dedi. elinde bir bavul vardı.
"selam" dedim, karşıladım. odama geçtik.
"yurtdışına gidiyorum" dedi.
"evet, biliyorum. özlem söyledi"
"sana güle güle demek istedim."
"saol" dedim, gülümseyerek.
"gitmeden önce de bir şey konuşmak istedim.."
kalbim hızla çarpmaya başladı--
"benden hoşlandığını biliyorum."
--ve durdu.


artık oyun oynamanın zamanı değildi:
+ nereden biliyorsun?"
- emre söyledi.
+ emre herhalde söyler! yanındaki her erkeğe şüpheli gözle bakıy--
- biz emreyle ayrıldık..


uzunca bir süre duraksadık.
+ o zaman burada ne işin var? görüştüğümüz zaman senin en yakın arkadaşın oluyorum, konuşmadığımız zaman da bir yabancı.. tam bir yıldır görüşmüyorz seninle... arkadaş olarak gelmek isteseydin senden hoşlandığımı söylemezdin, böyle giderayak ne yapmaya çalışıyorsun?
- bunu benim için daha da zorlaştırma!
+ ne? emreyle benim yüzümden mi ayrıldığını zannediyorsun?
cevap gelmeden önceki sessizlik kalbimin tekrar ve hiç olmadığı kadar hızlı çalıştığını söylüyordu. her şey filmlerdeki gibiydi, sadece hangi film olduğunu kestiremiyordum. konuşmayı kesip birden birbirimize sarılacak mıydık yoksa her şey burada bitecek miydi?
- seninle bir daha görüşmek istemiyorum.
+ liz, hayır..
- bunca zaman bana yalan söyledin!
+ korkuyordum, seni incitmek istemedim..
- emre'yi utancımdan arayamıyorum! benimle ilgilenmiyorsun, aklın hep onda diye ayrıldı adam benden!
+ ...


ayağa kalktı ve odadan çıkmaya yöneldi. artık içimde tutamazdım:
+ biliyor musun? evet, seni ilk gördüğüm ilk günden beri seviyordum. ama aynı gün senin beni asla sevemeyeceğini biliyordum. hiçbir şey belli etmedim, hiçbir şey söylemedim. güzel bir kızsın liz ve bunun farkındasın! başbaşa dertleştiğimiz günlerde bana senden hoşlananların listesini bile yapabiliyordun ve ben sesimi çıkarmadım! karatahtanda başka bir çizik olmak istemedim! bana utançtan, acıdan bahsetme! tam sekiz yıl liz! tam sekiz yıl! birbirimizin en iyi dostuyduk, ve sen şimdi tamamen yalana dayalı bir iddia ile hayatımı allak bullak ediyorsun. bir erkek senin kalbini kırdı diye kendini güçlü hisstmek için başka bir erkeğin kalbini kırıyorsun!
bu sözleri söyleyene kadar onu sevdiğimi tabii ki de bilmiyordu. bir an duraksadı, sonra yürümeye devam etti. sokak kapısını yavaşça kapattı.

13 mayıs 2008"

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder