Tek Adam

Doğruları ve yanlışlarıyla o da bizim gibi bir insandı tabii ki. bizden tek farkı düşündüklerini uygulamaya koymasıydı.

hatalarından birisi, hayatlarını değiştireceği o kadar insanın aslında gerizekalı olduğunu anlayamamasıydı. devrimlerini bu duruma göre de şekillendirebilirdi tabi. çok okuyan bir insandı, geleceği de önceden kestirebiliyordu ama gelecekte olacak değişimleri günümüze uygulayamadı. sorun da zaten burada. gelecekteki bir şeyi geçmişe lap diye oturtamazsın, tarihsel bir süreç sonucu oluşması lazım.

atatürk'ün yapmaya çalıştığı, anadoluyu feodalizm'den kurtarıp kapitalizme yönelterek avrupa'daki yarışa bir an önce olsun yetişmekti. bu işlem sonucu yaptığı devrimler ekonomik alanda pekala işleyebilirdi ama sosyal hayatta bunu yapmak imkansız. bir mağara adamına ipod göstermek gibi bir şey. bunun önce ateşi var, tekerleği var, barut'u var, radyosu var vs... eddie izzard'ın "her şeyi son güne bırakan tanrı" tiplemesi gibi, sosyal alandaki yenilikler bir anda dinden beyni lapalaşmış koyun sürüsü kıvamında insanların önüne düştü. insanlar bir şey anlamadı tabii.

önceden kestiremediği bir başka olay ise, "tek adam" imajıydı. bu yazıyı, mka ile ilgili hiçbir kaynağı araştırmadan yazıyorum ama, umarım kendisi yaşarken bir "tek adam" imajı oluşmamıştır. ne bileyim, etrafında medya mensupları, fotoğrafçılar veya vakanüvisler varken hep yanındaki devlet büyüklerine sarılarak "boydan çekin bakalım gençler", "... tabii ki ismet paşa/ kazım paşa vs.. olmasaydı bunların hiçbirini yapamazdım" tarzı demeçler verseydi. böyle davranması onunu zamanı için değil ölümünden sonra ortaya çıkan kafası karışık kitle için çok gerekliydi.

şimdi gelelim asıl önemli olan yere: kemalizm ve modernizm. mka türkiye'yi modern bir ülke haline getirmeye çalışıyordu. fransız ihtilali başta olmak üzere avrupa'daki bağımsızlık hareketlerinden ve düşünürlerden oldukça etkilenen bir grup içerisinden çıktı. sanayi devrimiyle birlikte meydana gelen değişimlerin bir sonucu modernizm. kemalizm ise mka öldükten sonra onun fikirlerini uygulamak yerine o fikirlerden statik bir felsefe yaratıp atatürk'ü ve onun dokunduğu her şeyi putlaştırmak üzerine kurulu bir anlayış. hatta modernizmi kabullenemeyen köktendincilerin yarattığı bir şey olması bile çok büyük bir olasılık. türkiye'de modernizm, kemalizmin tekelinde olmamalıdır. nasıl ki ahlaki değerler dinin tekelinde değilse, modernizmin yolu kemalizmden geçmez.

yazmak istediklerim aslında bu son paragraftan ibaretti. ama hazır bu noktaya girmişken, mustafa kemal'den de bahsedeyim dedim.