18 Haziran 2013 Salı

özgür konuşma platformu


son 3 haftadır olanlar, ülkenin başına gelen en güzel şeylerden biri. ama direniş, gezi parkını korumak olduğu kadar, polis şiddeti, iktidarın tiranlığı ve akp zihniyetine karşı olduğu için biraz özeleştiri yapmamız lazım, çünkü bizleri sokağa döken bu olaylar birden gökten düşmedi. geçmişimizi hatırlamamız ve geçmişimizden ders almamız lazım.

arkadaşlar, hatırlamamız gereken bir şey var ki, bu bir cumhuriyet mitingi değil, bir halk hareketidir. daha 3 hafta önce bu ülkeden kaçıp gitme hayalleri kuran bu apolitik kardeşinizi sokaklara döken gerçek, bunun kişisel hak ve özgürlüğümüzü korumak için yapılan bir direniş olduğuydu. direniş boyunca katılmadığım slogan şu: "mustafa kemal'in askerleriyiz". atatürk ilkeleri, evrensel değerlerdir, onları ben de benimsiyorum, ama atatürkçü değilim. türkiye cumhuriyetinden önce muasır medeniyetler seviyesine, bireyselliğe ve özgürlüğe o kadar uzaktık ki, padişahın tebaası olmaktan çıkıp, atatürk'ün bize kazandırmaya çalıştığı özgürlük kavramını anlayamadan kendimizi onun tebaası haline getirdik, çünkü parmağın gösterdiği yere değil, parmağa bakmaya alışmış bir milletiz, bu alışkanlığımızdan hâlâ kurtulamadık.

yoksa kurtulduk mu? 30 mayıs ve 1 hazirandan itibaren sokağa kendi irademizle çıktık, kimse bize sms atmadı, kimse mahallemizden otobüs kaldırmadı. kimse bize sokağa çıkan adam başına para vermedi. hepimiz sağduyumuzla ve hür irademizle sokağa çıktık. kendi özgürlüğümüzü korumak için çıktık.biz kendi kendimizin askeri haline geldik.

arkadaşlar, yerel seçimler 30 mart 2014'te yapılacakken "seçim mitingi" adı altında, tayyip'in sincan'da ve kazlıçeşme'de seçmenine konuştuğunu gördük. akp'nin seçmenini gördük. görmez olaydık. evet gülmek çok kolay. dalga geçmek çok kolay. ama ekran başında onları aşağılayarak ülkeyi değiştiremezsiniz. ben onlarla empati yapmanızı istemiyorum. zaten facebook'ta polisin direnişçileri öldüresiye dövdüklerini gösteren videoların altına "oh olsun" veya "keşke ben öldürseydim" yazan insanlarla konuşup anlaşmak oldukça zor olacak. fakat bu ülkeyi yıllardır muasır medeniyetler seviyesine taşıyıp, sosyal demokrat hale getirecek tek bir parti olmadığından, değişimin bizden ortaya çıkması zorunludur.

"ben benim gibi düşünmeni istemiyorum, sadece düşünmeni istiyorum."

taksim'e selam, direnişe devam.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder