12 Haziran 2011 Pazar

ssdd

"bunu bir tür doğal seleksiyon olarak görmek lazım. aptalların çoğunlukta olması lazım ki akıllıların değeri bilinsin. o yüzden: aptallar, kendinizi benimseyin!"

birkaç aydır aklımda olan bu tespitin aslında ne seçimlerle ne de akp ile alakası vardı. lakin günün anlam ve önemini belirtmesi için yine kullanabilirim sanırım. aptallar aptal olmak istemiyorsa, akıllı olarak nitelendirdikleri kişilerin alışkanlıklarını benimseyerek kendi sıfatlarını değiştirmeye çalışabilirler tabii.

chp, türkiye'yi bundan yüzyıllar sonra "nihai toplum"'a götürebilecek bir parti değil, o dönemde türkiye'nin ihtiyacı olan bir partiydi. lakin 1950'den beri önü kesilmiş durumda. dolayısıyla hem parti hem de ülke hâlâ daha bozuk bir plak gibi olduğu yerde tekliyor. o zamandan bu zamana ülkeye devasa alışveriş merkezleri, janjanlı arabalar ve apple ürünleri geliyor olabilir lakin ülkenin ilerlediğini söylemek pek mümkün değil. siyaset, "toplumun yönetilmesi ile ilgili görüş ve yöntemler" anlamını taşıyorsa, ülkede 1950'dan beri siyaset yapıldığı söylenemez. o yıldan beri siyasette yapılan her şey toprak ağalarına (feodalizme) ya da, evet utana sıkıla söylüyorum, diğer ülkelere yaramıştır.

partiler takım tutar gibi "tutulduğu" için halk da zaten ülkenin nasıl yönetildiği ile değil de birtakım ideolojik sorunlarla ilgileniyor. özellikle bu seçimde akp'nin yine bu kadar oy alması başka türlü düşünülemez çünkü. bana göre akp, sadece ideolojisi nedeniyle değil, iktidardaki 9 yılı boyunca yaptıkları (yapmaması gerekenleri) ve yapmadıkları nedeniyle tahtından inmesi gerekiyor (ekşi bkz. akp kurmaylarının fantastik beyanları) (gazeteci tutuklamaları, sansür, kadın hakları, yolsuzluk, polislerin iktidar köpeği olması, metin lokumcu vs.) seçimler sırasında ortaya çıkan hileler ve düzenbazlıklar da çabası. bu kadar şeye rağmen hala oy alıyorsa gerçekten aptal olmak lazım (izin verirseniz bundan sonraki cümlede sinirleneceğim). evet arkadaşım aptalsın, sen "halk istemiyorsa laiklik tabi elden gidecek" diyecek kadar yüzsüzsen, ben de hepinize "aptal" diyecek kadar yüzsüzüm (oh be).

önümüzdeki 4 sene, geçtiğimiz 9 sene kadar içimizin gıcıklanacağı kesin. yapılacak değişiklikler yine aniden değil, yavaş yavaş, alıştıra alıştıra gelecek. lakin izmir, nevi şahsına münhasır (artık bu özelliğinin süper akıllı, laik, rahat değil de tembel olmasından kaynaklandığını düşünsem de) bir kent. yine kadehleri akp'ye kaldırarak içmeye devam edecekler, daha güzel günleri düşleyerek.


ya da anında böyle bir yazı yazdığım için yine saçmalıyor olabilirim.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder