geçen hafta arkadaşımın düğünü için mersin'e gittim.
gidiş yolculuğunun (izmir-mersin) 12 saat olmasına rağmen gayet eğlenceli olduğunu söyleyebilirim. yıllardır arabada duran cd'leri ikişer kez tekrardan dinlemek hariç tabii.
mersin'de kaldığım ev tam bir antropik karmaşa (evet bu kelimeyi kullanmak istiyordum), düğün hazırlıkları bir yandan, evin normal işleyişi bir yandan, geceleri her şey hakkında yapılan dedikoldular (katıldığımdan değil) bir yandan, ziyaretimi hiç de gereğinden uzun ve sıkılcı kılmadı.
eve beş dakikalık yürüme mesafesinde bir avm var. konsept aynı forum bornova, lakin yanına bir de kocaman avm eklemişler gibi. izmir'de bu kadar büyük bir avm yok, belirteyim dedim. neyse, düğün öncesindeki günlerin çoğu burada düğün alışverişleri yapıp bowling oynamakla geçti (lakin hazır alışverişten bahsediyorken: arabada dinlemek için afyon dahil mersin'de de mor ve ötesi - masumiyetin ziyan olmaz albümünü arandım her yerde, lakin bulamadım, kınıyorum).
kına gecesi ve düğün inanılmaz başarılıydı. "sahne arkasına" izleyici olarak yakın olduğum organizasyonlar arasında en başarılısı kesinlikle buydu diyebilirim. damat tarafının ailesi hıristiyan olduğu için yapılan kilise düğününde bir koro çıkıp üç eser seslendirdi, mükemmeldi (müzisyenim arkadaşım, tabii dikkat edecem). oradan çıkıp tarsus amerikan koleji'nde daha da mükemmel bir düğüne katıldık.
ertesi gün mersin dışında narlıkuyu diye mükemmel bir yere gidip denize girdik. lakin akşama doğru mersin havası ve dengesiz beslenme beni etkilemeye başladı. hava 40 derece, nem oranı yüzde seksen! kebap, kızartma balıklar da bir yere kadar. her öğle yemeğinde tantuni mi yenir arkadaş? lakin hava teorisi daha makul, çünkü mersinden çıktığım anda düzelmeye başladım (o değil de, toroslar ne güzeldir ya, dağlar sanki capcanlı).
9 saat önce de evime döndüm. acayip yorgunum, burada kesiyorum. çüüz.
o değil de, "mükemmel" kelimesini çok kullanmışım lan
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder